MHP’NİN SON DANSI, AKP’NİN SONUNU MU GETİRİYOR?

10/04/2023 468 Görüntülenme

İlişkili içerikler

Taner Renda / 10.04.2023

Yeni bir dönemin başlangıcındayız. Türkiye, ilk defa alışık olmadığı bir karmaşık seçim sistemi ile Cumhurbaşkanı ve milletvekillerini seçeceği 14 Mayıs’a doğru gidiyor. Matruşka bebekleri gibi birbirinin içinde olan partiler ve onların milletvekili adaylarını bizleri yönetsinler diye seçeceğiz. İyi yanından bakarsak; tekçiliğe karşı çokluk ile karşılık verildi.

En dikkat çekici gelişme ise MHP’de ve BBP de yaşandı. MHP, Cumhur İttifakı’nın içine girerek; %7 barajına takılmaktan kurtulurken, ayn ı zamanda kendi başına bütün illerde MHP listesi çıkararak AKP’yi tek başına bıraktı. Aynı durum BBP ile de yaşandı. Onlar da Cumhur İttifakı’nın içersinde ama kendi listeleri ile bütün illerde seçimlere kendi başlarına girme kararı aldılar. Bu durum; yeni seçim sisteminin “ruhuna” aykırı. Ayrı ayrı girilecek her ilde; en güçlünün her zaman AKP olmamasını getierceği için, başta ve en çok da AKP’ye milletvekili kaybettirecek.

MHP ve BBP ise böylesine “taktiksel bir hatayı nasıl yapar” sorusunu sormanın tam zamanı. Bir adım geriye çekilip; büyük resme! bakarsak; sanırım Devletin bir kısmı hem Kürt, hem de Federasyoncu olan Hüda Par’ın varlığını içine pek sindirememiş. Ama asıl nedenini ise Devletin bir diğer kısmının HDP’nin geldiği noktayı tercih edilir olarak görmesinde aramak gerekir. Çünkü, artık şartlar Millet İttifakı’nın yönetimine gereksinim duyuyor. Bir bütün olarak Devlet, var olanın devamında ısrar ettiğinde; elinde yönetecek bir devletin kalmayacağını biliyor. Şimdilik kaydı ile bir parça geriye çekilmekte kendince “fedakarlıkta” bulunmuş olacak.

MHP bu seçimde meclis dışında kalmayacak ama en iyi şartlarda muhalefette kalarak grup kuracak sayıda milletvekili ile geçmişin pisliğinin unutulmasını sağlayacak . BBP’nin de planı bu minvalde.

AKP’ye gelirsek: Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı seçimini kaybettiğini biliyor. Elinde kala kala Ana Muhalefet Partisi pozisyonu kaldı. Ama asıl derdinin: şu ana kadar bakanlık koltuğunda oturan işbirlikçilerinin 15 Mayıs sonrası dokunulmazlık zırhına bürünmesini sağlamak olduğunu YSK’ya verdiği milletvekili listelerinden anlıyoruz. Bütün bakanlık pozisyonunda kalmış olanları, birinci sıraya yerleştirerek; işbirliklerinin yeni bir Cumhurbaşkanı’nın resmen seçilmesine kadar devam etmesini sağlamış oluyor. Mecliste çoğunluğu sağlamış bir muhalefet bloğu; AKP+MHP’nin geçmişte muhalefete, özellikle de HDP’ye yaptığı milletvekili dokunulmazlığının kaldırılması zulmünü gündeme getirir mi bilinmez. Ama bir şeyden emin olduk: AKP’nin iktidarında inşaat işlerinden yandaş veya beşli çete diye bildiğimiz bir gruba kanunları uydurarak veya kanunsuzca verilmiş işlerden bu ülke 418 milyar Dolar halkın parasından kaybetti. Sanırım Kılıçdaroğlu bu işi çok ciddiye aldığı için seçildiği ilk günden itibaren bu paranın peşine düşecek. Ama asıl sorun: Bu paranın alındıktan sonra kime veya kimler için harcanacağında.

HDP veya Yeşil Sol Parti’ye gelirsek: Anayasa Mahkemesi, 11 Nisan tarihinde HDP’nin kapatılma istemine cevap verme tarihi olarak belirlemişti. Başta HDP olmak üzere bu ülkenin namuslu dürüst insanlarının hafızaları, Devlet’in Kürtlere ve Sol , Sosyalistlere her daim ellerinden gelen bütün olanaklarla yasalarda varsa ya da olmamasını da dert etmeyerek; bütün zulümleri uygulaya geldikleri olaylarla doludur. HDP de, bunun bilincinde olarak işi şansa bırakmadan HDP’nin yedeğini çok önceden hazırlayageldiler. Yeşil Sol Parti, son ana kadar YSK’dan seçime girebilir onayını alamamıştı. HDP, YSP’nin onay almasından sonra, artık Anayasa Mahkemesinin kendisi hakkında kapatma kararını verip vermemesinin kendisi açısından bir hükmü kalmadığı için sanırım savunma yapmayı bile gerek görmeyecektir. Devletin bütün oyunlarına karşı bağışıklık kazandılar. Ve bu ülkenin demokrasi yolunda atılacak adımların pek çoğunda geçmişte olduğu gibi bundan sonrada HDP’nin izi olacaktır.

Hamiş: Tanınmış bir falcı!, bir kehanette bulunmuş: Seçime 5 gün kala Cumhurbaşkanı adaylarından biri ölecek. Komik diyeceğim ama bizim ülkemizde komiklikler bazen trajik hale de dönüşebiliyor.

Yazarımızın daha önce yayınladığımız yazıları.

MİLLETVEKİLİ Mİ YOKSA MİLLETİN VEKİLİNİ Mİ SEÇMELİYİZ?/06.04.2023

14 MAYIS SEÇİMLERİ VE YAŞAMSAL GÖREVLER/14.03.2023

AYM’NİN SON KARARI VE OLASILIKLAR/10.03.2023

ŞİMDİ BU TEZEĞİ NİYE YEDİLER?/08.03.2023

ASENA MERAL HANIM’IN HAYALLERİ VE GERÇEKLER/04.03.2023

AKP’NİN OY DEPOLARI VE GÜNCEL HEDEFLER/02.03.2023

6 ŞUBAT DEPREMİNİN ÖĞRETTİKLERİ/26.02.2023

DEVLETİN OLANAKLARI İLE ERDOĞAN’IN PLANLARI/19.02.2023

BÜLENT ARINÇ VE SİVİL DARBE ÇAĞRISI/15.02.2023

DEPREM DEĞİL AMA DEVLET ÖLDÜRÜR /08.02.2023

MERAL HANIMI NEDEN SEVMİYORUM?/04.02.2023