1915 ÇANAKKALE KÖPRÜSÜ DE YAPILDI. YANİ YENİ BİR KAZIĞIMIZ DAHA OLDU.

19/03/2022 898 Görüntülenme

İlişkili içerikler

Taner Renda / 19.03.2022

Ülke olarak yapış yapış bir iğrençliğin içinde uyanıyoruz artık. İnsanlık olarak iyi ve güzel olan ne varsa bizden hızla uzaklaşıyor. Etrafımızda belki insancıl düşüncelere sahip pek çok kişi olmasına karşın, yazılı veya görsel basına göz attığımızda; bambaşka bir dünyanın kapılarını aralamış ve gördüklerimiz ve duyduklarımız karşısında söyleyecek pek çok iyi ve güzel şey olmasına karşın, tek bir laf edemeyecek kadar şaşkınlıkla nutkumuz tutulmuş olarak donup kalıyoruz.

Hayatımızın kalitesini belirleyecek olan üretim ve ekonominin gidişatı konusunda alınan kararlara baktığımızda; korkunç bir karabasanla karşı karşıya olduğumuzu düşünmekten kendimizi alamıyoruz. “Faiz sebep, enflasyon netice” diye tutturan yarı cahil bir diktatörün belki bilerek belki de bilmeyerek tutunduğu son paslı çıpanın etkisi ile uçurumdan aşağıya ha düştük, ha düşmek üzere olmamız yetmiyormuş gibi, ondan daha da cahil ama ülke olarak hepimizle dalga geçen bir palyaçoya da tahammül etmek zorunda kaldık.

Gözlerindeki iğrenç çapağı görmememiz için, pırıltı masalını anlatması sinirlerimiz bozduğu yetmezmiş gibi, uluslararası tefeciler grubuna, ülkemizi çırılçıplak soyup, istedikleri kadar ve istedikleri gibi ırzına geçmeleri için ellerinden gelen her kolaylığı sağlayacaklarını isterik bir biçimde anlatıyor. Ve bunun için de ülkenin cumhurbaşkanından izin aldığını utanmazca böbürlenerek anlatıyor.

Yıllarca kamu ve özel sektör işbirliği ile ülkenin gereksinimi olan yatırımları, devletin kasasından beş kuruş çıkarmadan yaptığını her yerde söyleyen Cumhurbaşkanı, Çanakkale yarımadasından karşıya geçişleri sağlayacak olan köprünün açılışında, bu kez ülkeye attıkları kazığı açıkladı. Ama bundan en ufak bir üzüntü duyduğunu bile dile getirmeden, son derece açık ve yalın bir biçimde açıkladı: “Verdiğimiz garantilerde, yüklenici firma aleyhine bir durum olursa; aradaki farkı devlet olarak biz ödeyeceğiz” dedi. Bu lafları ettikten sonra yüzüne dikkatlice baktım. En ufak bir utanma, en ufak bir üzüntü ve yıllarca bu konuda yalan söylemenin pişmanlığı yoktu. Öylesine, sanki çok normalmiş gibi söyleyiverdi.

İşin aslı, adam haklıydı. Pek çok kimsenin bu konuda daha önce söyledikleri ile ilgilendikleri yoktu. Balık hafızası kadar bile dikkatleri yok. Sanki bu olup bitenler, başka bir ülkede yaşanıyor. Sanki açlık sınırı altında yaşayanlar onlar değiller. Sanki “En mutlu ülkeler” araştırmalarında 112. durumunda değil de, ilk 10 içindeymişçesine mutlu ve mesuttular.

Üstelik 107 yedi yıl önce 200 bin gencimizin hayatlarını, Alman komutanların emrine verip, İngilizleri ve onun sömürgelerinden gelmiş askerlerin geçmesini canları pahasına geçmelerini engelledikleri için, bugün çok mutlu oluyorduk. Daha ne isteriz. Beşli en çok kayrılan müteahhitlerin cepleri dolarlarla tıka basa dolarken; geçmeyecekleri köprünün haracını ceplerinden ödemenin mutluluğu ile şanlı tarihlerinin sevincine gark olmuş durumdalar.

Giderek dibe batıyoruz. Hem de ülke olarak. Kulaklarımız algılarımız gibi seçici. Duymak istediklerimizi seçiyor. Ve bu duymak istediklerimiz bizi, yukarı çıkaracak olanları değil de, daha da dibe batıracak olan önerilere kulak veriyor. Sanırım bunu hak ediyoruz.

Belki de en dibe vardığımızda, hep birlikte ülke olarak ayaklarımızı dibe güçlü bir şekilde vuracağız ve yukarıya, doğru düzgün nefes alabileceğimiz bir yeryüzüne doğru çıkacağız.

Hangi sonuca ulaşacağımıza, hangi sonucu isteyip ve onun uğrunda ellerimizden geldiğince çabalarımızın gücü karar verecek.

Yazarımızın daha önce yayınladığımız yazıları

Sesiniz Sokakta Daha Gür Çıkar /13.03.2022

Sado Mazoşizm mi ? Stockholm Sendromu* mu ? /08.03.2022

Ukrayna’ya Çok Üzülen Bizleri Seviyorum 03.03.2022

“Vatana Hizmet Ediyorum Sandım” 18.02.2022

ÖDEMİYORUZ /09.02.2022

ARTIK YOLA ÇIKTILAR… /07.02.2022

BU KÜRTLERİ VE HDP’Yİ NE YAPACAĞIZ? /05.02.2022

TARİH YİNE TEKERRÜR EDİYOR /01.02.2022

DEVLET’DE “NÖBET DEĞİŞİMİ” BAŞLIYOR MU? / 28.01.2022

YAŞATILAN TÜRK SOLUNUN, KÜRTLERLE İMTİHANI MI?/ 23 Ocak 2022