Taner Renda / 22.07.2021

Geçtiğimiz hafta, HDP’nin İzmir İl Başkanlığı’na silahlı saldırı düzenlendi. Saldırıyı “çok kızdığı” için yaptığını söyleyen vatansever kişinin geçmişi de bunu doğruluyordu (Suriye’ye gönderilmiş ve MİT’in bulunduğu bölgelerde de elinde ülke içinde pek rastlanmayan silahla fotoğraf çektirmiş. Bundan daha ala vatanseverlik göstergesi olur mu?). Katil, içerdeki görevli genç kıza işkence edip, daha sonra da vücuduna silahındaki tüm kurşunları boşalttıktan sonra hiçbir şey olmamış gibi polise teslim olan bu vatanseverliği kendinden menkul olan katilin polise teslim oluşu bile ilginçti. Polisin, trafikte sanki kırmızı ışıkta geçmiş birine yaptığı muameleyi gören saldırgandan sonra, nedense tüm ülkenin şehirlerinde Kürtlerle aniden yılların husumetleri hatırlandı. Çalışan işçilere aniden kalabalıklar halinde linç edilme girişimi, ırkçılığın organizeligini gösteriyordu. Ve gerçekten de, sonraki her saldırı aynı biçimde yapıldı. Saldırıların yaşandığı şehirler de AKP+MHP’nin çok oy aldığı şehirler olması da tesadüftü elbette. Ve saldırıya uğrayanların da hep Kürtlerin olması, polisin ise gözaltına aldıkları, gözaltı yapılırken de silahla öldürenleri değil de, saldırıya uğrayanlar olması da polisimizin nezaketindendi elbette.
Konya'da Kürt aileye ırkçı saldırı: 1 kişi yaşamını yitirdi
— İleri Haber (@ilerihaber) July 21, 2021
Sedat Peker’in uyarıları elbette aklımızda ama zaten bu ülkede barış için toplananların üzerine bomba atıldığında bile, polis nedense ölüler ve yaralılar yerlerde paramparça yatarken, saldırıya uğrayanları biber gazı ile teskin etmişti. Bu kadar nezakete doymuş bir polis teşkilatımız ve onun başında da kurduğu sigorta şirketince, sigorta poliçelerinin kesilirken çıkardığı sese bayılıp duran bir iç işleri bakanımız var. Ha diyeceksiniz ki, tonlarca kokainin ülkemize sokulmasını önleyen de bu teşkilat ve onun güzide emniyet müdürleri ve de bu güzideliği onlara öğreten iç işleri bakanımız vardı. Hatta AKP’ye küfürler ettiği partinin de genel başkanlığını devir aldığı kişiyi bile çöktüğü marinanın yönetiminden bile o uzaklaştırmıştı. Bunlar da unutulmasın bu güzidelikler karmaşasında.
Süleyman Soylu’nun İç İşleri Bakanlığı yaptığı her dakika, her saat ve her gün, bu ülkede Kürtler sistematik bir şekilde kışkırtılıp, öldürülmeye devam edilecek. Ta ki Kürtler EDİ BESE” diyene kadar. Peki, Kürtlerin “edi bese/yeter” demesi ile ne olabilir? Lafı uzatmadan söylemek gerek: İÇ SAVAŞ çıkar. Ülkenin insanları birbirinin boğazına sarılır. Yıllarca yan yana birlikte yaşamış insanlar, birbirlerine kız alıp vermiş bu ailelere, birdenbire bu Kürtlerin ne kadar ülke düşmanı oldukları hatırlatılır. Ülkemizi bölüp, yabancılara peşkeş çekmek istedikleri en yetkili ağızlardan bildirilir. Bugüne kadar dirilerinden geçtim, ölüleri bile yerlerde sürüklenen, günlerce ölülerine töreleri gereği yapılacak gömme törenlerinin yaptırılmadığında bile isyan etmeyen bu Kürtler, bu kez vatan hainliği elbiselerini giyip, peşkeş çekme şapkalarını takıp, ayaklarına da nankörlük botlarını mı giyecekler? Buna inananlar çıkar mı? Çıkar, ama çıkmazlarsa da; elbette bindirilmiş ve otomatik silahlarla donatılmış ve devletten beslenen binlerce gözü dönmüş pislik, kitleleri bu yola sokmasını elbette bilir.
Burada yapılanların Erdoğan’ı da aştığını düşünmeye devam etmeliyiz. Fevzi İşbaşaran, son yayınladığı Erdoğan’ın bayram mesajı videosunun ham halindeki Erdoğan’ın hastalığının son haline bakarak veliahtlık kavgasının ne kadar acil bir hal aldığını görebiliriz. AA bile bu videoyu yayımladığına göre; Erdoğan’ın sonunu getiriyorlar demektir. Yerini kimin alacağını biz buradan bilemeyiz ama yine söylüyorum: birinci sırada Süleyman Soylu, ikinci sırada Hulisi Akar ve üçüncü sırada Hakan Fidan var. Damat da bu kargaşadan yararlanıp; aradan sıyrılabilir.
Erdoğan’ın, AKP teşkilatına bu bayram mesajı canlı yayım değil, bir video bant çekimi. Erdoğan’ın rahatsızlığı çok net anlaşılıyor.
-Bu bant yayımını, Erdoğan’ın ekibinden dışarıya kim ve neden sızdırdı? Başta AA olmak üzere tüm havuz medyası yayımladı. pic.twitter.com/diVpTy0ioP
— FEYZI ISBASARAN (@fyzisbsrn) July 21, 2021
(Koalisyon ortakları arasındaki kavga ve saray içi çekişmeler AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın bayram mesajına yansıdı)
AKP+MHP’nin girdiği bu kör çıkmazda hayat yoktur, iyilik yoktur, insanlık ve dostluk yoktur. Buradan hiç kimse insanlığı ile sağ çıkamaz. Belki ülke bu ikilinin hain ellerine kalır ama kendileri de artık ölmüş olacağı için, ne yönetecekleri bir ülke, ne güdebilecekleri bir devlet ve de üzerinde hüküm sürebilecekleri bir vatan toprağı kalacaktır. Çünkü ülkemiz içindekilerle birlikte topyekün ölmüş olacaktır. Ölüler ülkesindeki seri katillerin hükümdarlığı da artık sona ermiş olacaktır.
Yazarımızın daha önce yayımladığımız yazıları
DERE GEÇİLİRKEN; BAHÇELİ AT MI DEĞİŞTİRİYOR?/17.07.2021
Kürtleri o kadar çok seviyoruz ki yok edilmelerine hiç ses çıkarmıyoruz /14.07.2021
HDP’siz çözüm olmaz olsa da ona da zaten faşizm denir / 08.07.2021
UMUT/UMUTSUZLUK, KORKU/CESARET, YILGINLIK/DİRENİŞ /30.06.2021
“O PARALARI SİZDEN SÖKE SÖKE ALIRLAR” / 27.06.2021
ERDOĞAN VE MHP + MAFYANIN BİLEK GÜREŞİ 22.06.2021
HAMDOLSUN, ERDOĞAN EV ÖDEVİNİN NE OLDUĞUNU ANLADI / 17.06.2021
Peker, Erdoğan abisi ile helalleşmeyi niye erteledi ? / 02.06.2021
Tek bir kural var kuralsızlık / 26.05.2021
SEDAT PEKER’İN GÖMLEĞİNİN RENGİ, BEYAZDAN SİYAHA DÖNDÜ / 23.05.2021
“BİZ HEPİMİZ AİLEYİZ VE HER SUÇTA BERABERİZ” / 07.06.2021
Devletin mafyası mı yoksa mafyanın devleti mi? / 2 / 21.05.2021
Kanserin üçüncü evresinden, dördüncü evresine geçen ülkemiz /14.05.2021
Birlikte olursak; her şeyi değiştirebiliriz / 04.05.2021
Ne yapmalı, nasıl yapmalı ve kiminle yapmalı? / 30.04.2021
Devlet mi mafyalaştı, yoksa mafya mı devletleşti? / 22.04.2021
Katastrof / Büyük yıkım kapımızda / 24.04.2021
Canı sıkkın hava ve rüzgar / 18.04.2021
Ülkemizin ahvali: Sadece parasız, işsiz ve aşısız değiliz. Geleceğimizi de kaybediyoruz / 11.04.2021
Ülkeyi Nasıl Yönettilerse Pandemiyi de öyle yönetti AKP 09.04.2021
Ülke soyulurken değil, soğan soyulurken ağlayan ulusalcılar / 05.04.2021
Ben Erdoğan’ın yerinde olsaydım / 30.04.2021
Polis, ülkede toplumsal düzeni korur ve huzuru sağlar, gerçekten öyle mi? / 03.04.2021
BEN ERDOĞAN’IN YERİNDE OLSAYDIM / 30.03.2021
AKP+MHP iktidar testisi çatladı / 29.03.2021
19 Mart 2021, uçurumdan önce yapılabilecek freni yok etmiştir / 20.03.2021
Bütün mesele: gelmekte ve gitmekte olanı anlayabilmekte / 28.02.2021
“HDP’ye oy veren milyonlar, kurşun yağdıran teröristlerdir” / 21.02.2021
ÖLÜLER ÜLKESİNİN SERİ KATİLLERİ / 18.02.2021
YAKLAŞAN FIRTINA VE YUMURTA HİKAYESİ / 07.02.2021
TARİHİN SEYRİNİ DEĞİŞTİREBİLİRİZ / 03.02.2021
SEKİZ YÜZ YILLIK BİR DÖNEM SONA ERERKEN GELECEĞE BAKMAK / 30.01.2021