Taner Renda / 17.09.2022
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi mi, yoksa güçlendirilmiş Parlamenter Hükümet Sistemi ile mi bundan böyle devam edeceğiz tartışmasını hayatımızın merkezine oturtuyor iktidar ve muhalefet. İktidar güçlerinin tek derdi Erdoğan’ı yeniden seçtirmek. Muhalefetin tek derdi ise Erdoğan’ı iktidardan indirmek.
Bunlara bağlı olarak yandan yürütülen Altılı Muhalefetin cumhurbaşkanı adayı kim olacak/ kim olmamalı tartışmaları bir yandan yürütülürken; öte yandan da başbakan olmak isteyen Akşener’in inceden inceye yürüttüğü sağa doğru iyice yanaşmış Altılı Masayı, evire çevire ülkeyi köhne bir sağ bir yapıdan, modern görünümlü ama faşizan özünü kaybetmeden seçimlerden önce güçlü bir ikinci parti, daha sonra da yapılacak ilk seçimde CHP ve AKP’den iri parçalar kopararak iktidar yapmak istiyor.
Eh bu kendisi açısından doğru olabilir. Peki ya CHP? Kılıçdaroğlu ise sanırım tüm bu olanları görüyor ama tek başına iktidar olamayacağının bilincinde olarak olan biteni kendi düzleminde değerlendiriyor: şimdilik “birazcık” sağa yanaşmanın sosyal demokratlığına helal getirmeyeceğini düşünüyor. Zaten kafasındaki final de ekseninden kaymış ülkeyi yeniden eski eksenine oturtan kişi olarak hatırlanmak istiyor. Aslında Devlet’in bir diğer kesimi olarak da kendisine bu yoldan başka bir çıkış da hiç bırakılmadı.
Oysa CHP/Kılıçdaroğlu, HDP ile birlikte olabilseydi; yani sağa karşı sol ittifak yapılabilseydi; yapılacak ilk seçimde AKP/Erdoğan’dan belki şimdilik kurtulamayabilirdik. Ama toplumun önüne ilk kez farklı bir çıkış yolunun umudunun heyecanı aşılanabilirdi. Sağ’a karşı Sağ değil, Sağ’a karşı Sol’un alternatif olabileceği toplumsal alternatifine ilk kez bu kadar yaklaşmış olurduk.
HDP ise, son seçimden beri aldığı ölümcül yaralara rağmen, kendisinden beklenenin üstünde bir performans ile ayakta kalmaya devam ediyor. Neredeyse bir bütün olarak sol sosyalist güçler ile birlikte oluşturdukları Emek ve Özgürlük İttifakı ile yollarına devam ediyor etmesine de, Erdoğan’ın şapkasından ikinci bir Kürt kartını çıkarmasına belki de ramak kalmıştır. Sanırım İmralı ile aynı şeyleri deneyip; farklı sonuçlar alınamayacağını da hep birlikte görebiliriz.
Tutsak olarak tutulan Selahattin Demirtaş, üzerine düşen veya düşmeyen pek çok siyasi konuda, her şeye rağmen doğru tutum almayı sürdürüyor. Gürsel Tekin’e sorulan bir soruda HDP’ye bakanlık verilmesinin çok olağan olduğunu söylemesine, İYİ Partiden gelen çirkin cevaba bile Demirtaş’ın verdiği akil cevap; kendisinin bu ülke için ne kadar önemli bir rolde olabileceğinin en güzel örneği olmuştur.
Olası bir HDP’nin başındaki Demirtaş’ın, Altılı Masa’nın bileşenlerini değiştireceğine ve Sağ’a kaşı Sağ’ı değil, Sağ’a karşı Sol’u oluşturacağına adım gibi eminim. AKP+MHP’nin, Demirtaş’ı niye hapishaneye attığını şimdi daha iyi anlayabiliyoruz. Bu ülkenin Mandelası bir gün tutsaklıktan kurtulacak. Ve Edirne’den yayılan özgürlük rüzgarı, bütün ülkeyi sarıp sarmalayacak. Ancak, o güne kadar demokrasi güçleri de ellerinden gelen ve gelmeyen her türden çabayı göstermek zorunda. Ülkeye giydirilmek istenen dinci ve kaba milliyetçi gömleğe razı olmamalıyız. Sermayeden yana olanlara karşı, emekçi güçler ile birlikte karşı çıkmalıyız. Faşizme karşı demokrasiyi savunmalıyız. Savaşa karşı barışın sesini yükseltmeliyiz. Eril yasalara karşı, her durumda kadınların yanında durmalıyız. Kimsenin dini inancını sorgulamamalıyız ama kimsenin de bizim inancımıza ve yaşamak istediğimiz hayata da karışmasına izin vermemeliyiz. Devletin kutsallığını değil, insanın ve yaşadığı çevrenin kutsallığını savunmalıyız.
Bu kısaca sıraladıklarımın hiç birisine, şu anki Altılı Masa bileşenleri olarak en ufak kırıntısına bile tahammül edeceklerini sanmam. Ve zaten bunca zamandır da bunlara ilişkin en ufak bir plan, program ve yol haritası açıklamadılar. Altılı Masa bileşenlerinin “Biz iktidara geldiğimizde “ diye başlayan cümleler ile Erdoğan’ın “Verin yetkiyi şu kardeşinize” arasında bir fark var mı?
Yazarımızın daha önce yayınladığımız yazıları
SEDAT PEKER, SPK BAŞKANI VE KIZ KARDEŞİ VE DE GÜLŞEN/28.08.2022
AMİP DEĞİL BİLİNÇLİ İNSANIZ /22.08.2022
AHMET DAVUTOĞLU’NUN ENDİŞELERİ VE GERÇEKLER/11.08.2022
MEMLEKETİMDEN İNSAN MANZARALARI VE ÜLKENİN AHVALİ (II)
MEMLEKETİMDEN İNSAN MANZARALARI VE ÜLKENİN AHVALİ /04.08.2022
YA DEMOKRASİ YA FAŞİZM / 18.07.2022
KÜRT BAŞKAN SELAHATTİN DEMİRTAŞ /26.06.2022
ERDOĞAN ADAYLIĞINI AÇIKLADI, HEM DE SEÇİMLER NORMAL ZAMANINDA YAPILACAKMIŞ/11.06.2022
SOLDAN BAKIŞLA YENİ BİR YEMEK YAPMAK GEREK/06.06.2022
ERDOĞAN NİYE SÜRTÜK DEDİ ?/ 04.06.2022
HALK KUMAR OYNAR MI ? /29.05.2022
SİZLERİ TANIMIYORUZ/22.05.2022
SARI İNEKTEN SONRA SIRADA BİZ VARIZA GELDİK/12.05.2022
GENÇLİK, ANILAR VE GELECEĞİMİZ ÜZERİNE BİRKAÇ NOT/02.05.2022
YİNE AYNI SENARYO VE YİNE AYNI SONUÇ MU ? / 22.04.2022
ÇÖZÜM İÇİN FARKLI BAKIŞ AÇILARI GEREK /20.04.2022
AVRASYACILIK ÖLDÜ, YAŞASIN NATO /31.03.2022
ERKEN VEYA GEÇ YAPILACAK SEÇİMDEKİ OLASILIKLAR/22.03.2022
1915 Çanakkale Köprüsü Yapıldı Yepyeni Bir Kazığımız Daha Oldu/19.03.2022
Sesiniz Sokakta Daha Gür Çıkar /13.03.2022
Sado Mazoşizm mi ? Stockholm Sendromu* mu ? /08.03.2022
Ukrayna’ya Çok Üzülen Bizleri Seviyorum 03.03.2022
“Vatana Hizmet Ediyorum Sandım” 18.02.2022
ARTIK YOLA ÇIKTILAR… /07.02.2022
BU KÜRTLERİ VE HDP’Yİ NE YAPACAĞIZ? /05.02.2022
TARİH YİNE TEKERRÜR EDİYOR /01.02.2022
DEVLET’DE “NÖBET DEĞİŞİMİ” BAŞLIYOR MU? / 28.01.2022
YAŞATILAN TÜRK SOLUNUN, KÜRTLERLE İMTİHANI MI?/ 23 Ocak 2022
BÖLÜNÜYORUZ O HALDE FAŞİZMLE YÖNETİLECEĞİZ / 17.01.2022
ARINMA GECELERİNİN DÜŞÜNDÜRDÜKLERİ / 14.01.2022
KAZAKİSTAN’DA HALKIN DEMOKRASİ DERSLERİ VE TÜRKİYE İLE İLİŞKİSİ NEDİR? / 10.01.2022
2022, RİSKİN TOPLUMSALLAŞTIRILDIĞI BİR YIL OLACAK / 01.01.2022
20-21 ARALIK, KERİZ SİLKELEME OPERASYONU VE BASKIN SEÇİM / 24.12.2021
GELECEĞİMİZİ BELİRLEYECEK OLAN, SOL’UN HDP İLE OLAN İŞBİRLİĞİNİN NİTELİĞİ OLACAKTIR / 17.12.2021
ÖLÜ SEVİCİLİĞİ Mİ, YENİ BİR YAŞAM MI? / 15.12.2021
İKTİDARI VE MUHALEFETİYLE 2021’İ BİTİRİRKEN /05.12.2021
HDP VE ESAS OLANI BAŞA KOYMAK MESELESİ / 27.11.2021
MELEKLERİN CİNSİYETİNDEN, NASIL YAPMALIYA GELDİK./ 23.11.2021
ABANIN ALTINDAKİ SOPAYI ÇIKARIYORLAR /09.11.2021
TARİH, YENİ BİR HİKAYE YAZANLARI HEP SEVMİŞTİR/07.11.2021
SAVAŞA KARŞI CHP’NİN DÖNÜŞÜMÜ VEYA BİRLİKTE YAŞAYABİLMENİN İLK IŞIĞI /27.10.2021
ELİNDE ÇEKİÇLE BANKAMATİKLERE SALDIRILIYORSA; KAÇMA VAKTİNİZ GELDİ DEMEKTİR / 27.10.2021
GELİYOR GELMEKTE OLAN AMA MUHALEFETİN HALİ İÇLER ACISI / 23.10.2021
SADAT, SEDAT, DARBE VEYA SOKAĞIN ORTAK SESİ OLMAK/16.10.2021
GODOT’YU BEKLEMEYE GEREK YOK, YOLA ÇIKMAK İÇİN / 11.10.2021
HER EVE BİR PARA SAYMA MAKİNASI KONACAK KADAR PARAMIZ OLACAK /11.08.2021
ÇANLAR KİMİN İÇİN ÇALIYOR DİYE DÜŞÜNENLERE: ÇANLAR HEPİMİZ İÇİN ÇALIYOR ARTIK/05.08.2021
TÜRKİYE’DE İÇ SAVAŞ ÇIKARILMAYA MI ÇALIŞILIYOR ?/22.07.2021
DERE GEÇİLİRKEN; BAHÇELİ AT MI DEĞİŞTİRİYOR?/17.07.2021
Kürtleri o kadar çok seviyoruz ki yok edilmelerine hiç ses çıkarmıyoruz /14.07.2021
HDP’siz çözüm olmaz olsa da ona da zaten faşizm denir / 08.07.2021
UMUT/UMUTSUZLUK, KORKU/CESARET, YILGINLIK/DİRENİŞ /30.06.2021
“O PARALARI SİZDEN SÖKE SÖKE ALIRLAR” / 27.06.2021
ERDOĞAN VE MHP + MAFYANIN BİLEK GÜREŞİ 22.06.2021
HAMDOLSUN, ERDOĞAN EV ÖDEVİNİN NE OLDUĞUNU ANLADI / 17.06.2021
Peker, Erdoğan abisi ile helalleşmeyi niye erteledi ? / 02.06.2021
Erdoğan değil Demirtaş’ın hapiste olması ya da özgür kalması ülkenin kaderini belirleyecektir. / 29.05.2021
Tek bir kural var kuralsızlık / 26.05.2021
SEDAT PEKER’İN GÖMLEĞİNİN RENGİ, BEYAZDAN SİYAHA DÖNDÜ / 23.05.2021
“BİZ HEPİMİZ AİLEYİZ VE HER SUÇTA BERABERİZ” / 07.06.2021
Devletin mafyası mı yoksa mafyanın devleti mi? / 2 / 21.05.2021
Kanserin üçüncü evresinden, dördüncü evresine geçen ülkemiz /14.05.2021
Birlikte olursak; her şeyi değiştirebiliriz / 04.05.2021
Ne yapmalı, nasıl yapmalı ve kiminle yapmalı? / 30.04.2021
Devlet mi mafyalaştı, yoksa mafya mı devletleşti? / 22.04.2021
Katastrof / Büyük yıkım kapımızda / 24.04.2021
Canı sıkkın hava ve rüzgar / 18.04.2021
Ülkemizin ahvali: Sadece parasız, işsiz ve aşısız değiliz. Geleceğimizi de kaybediyoruz / 11.04.2021
Ülkeyi Nasıl Yönettilerse Pandemiyi de öyle yönetti AKP 09.04.2021
Ülke soyulurken değil, soğan soyulurken ağlayan ulusalcılar / 05.04.2021
Ben Erdoğan’ın yerinde olsaydım / 30.04.2021
Polis, ülkede toplumsal düzeni korur ve huzuru sağlar, gerçekten öyle mi? / 03.04.2021
BEN ERDOĞAN’IN YERİNDE OLSAYDIM / 30.03.2021