YazıPortal Resmi İnternet Sayfasıdır
İlişkili içerikler
Taner Renda / 11.02.2025
Geçenlerde bir video izlemiştim. Bir şebek, boğa yılanı tarafından bütün vücudu yavaş yavaş sarılıp, ölümüne sıkıştırılırken, elindeki meyveyi hiçbir şey olmamışçasına yemeye devam ediyordu. Yazıya böylesine başlamamın nedeni ise sıkı sıkıya ilintili günlerden geçiyor olmamız. AKP+MHP iktidarı, CHP’yi bu videodaki gibi sarıp, sıkıştırırken; CHP de, videodaki şebek gibi sanki her şey normalmişçesine davranmaya devam ediyor.
Hala anlamadınız mı CHP’nin etkili ve de yetkili Genel Başkanı ve anlı şanlı Genel Başkan Yardımcıları ve de bilumum karar organları? Size verilen Yerel İktidar meyvesini yemekle meşgul iken, birer ikişer değil, artık onar on beşere geçilerek, belediye başkanlıkları ilk ağızda hapse tıkılıyor. Kürt siyasi partilerine de aynı tezgah çekildiğinde de sizler “Sarı Öküzü” vermekte bir beis görmemiştiniz. Şimdi sıra size geldi. Ve yine “sarı öküzleri” vermeye devam ediyorsunuz. Yahu bu kadar mı acizsiniz? Bu kadar mı korkuyorsunuz anlamlı ve uygun karşılık vermekten? Sizlere güvenerek oy veren geniş halk kitleleri, verdikleri oylarının çalınmasının hesabını soramayan bir partiye; iktidar için güvenebilir mi?
Bu yasa tanımazlık karşısında, bu hukuksuzluk karşısında, daha önce Kürt siyasi partilere yapılanlara yalandan birkaç kelime ediyordunuz, ama artık tehlike sizin kapınızda, daha ne bekliyorsunuz, daha kimi bekliyorsunuz? Godot gelmeyecek. Bunu hala anlamadınız mı? Uyanın artık o gaflet uykularınızdan. Hani şair diyordu ya: “Bıçak kemikte” diye. Artık bıçak kemiği bile kesmeye başladı.
İstanbul Çağlayan Adliyesinde, Ekrem İmamoğlu’nun yaptığını bir düşünün. Devlet, yine bildiğimiz biçimde polisi ve gazı ile oraya gelenleri, İmamoğlu Adliyeden çıkana kadar dağıtmak istediğinde; on binler (ki içinde sadece CHP’liler yoktu), Sol, Sosyalistler de oraya dayanışma için gelmişlerdi. Oradakiler asla geri adım atmadılar. Ve Devlet, istese de istemese de, Çağlayan Adliyesi bir miting alanına dönüştü. Yapılması gerek tam da bu. İktidar çok korkuyor. Biliyor ki; ilk seçimde eriyip, gidecek. Bu nedenle en iyi savunma: saldırıdır anlayışıyla iktidar adayı CHP’yi pasifize etmek istiyor. CHP yönetiminin korkaklığı ve tereddütleri: “armudun pişip, ağzına konulmasını” beklemesine yol açıyor.
İyi ve lezzetli bir yemek için en öncelikli ve gerekli şey: Doğru malzemeleri, doğru tencerede ve birlikte pişirebilmekten geçer. Belki de, halk, halden anlayan ve güvenilir birilerinin önlerine düşmesini bekliyordur? Anlamanın tek bir yolu var: YOLA ÇIKMAK.
Hamiş: Ah canım ciğerim Kürt Halkı ve onun siyasi hareketi. Biliyorum, çoook uzun yılladır hasretini çektiğiniz, özlemi ile yanıp tutuştuğunuz o sevgili barışın gelmesini tüm gücümle destekliyorum. Ama sanırım sizlere kötü bir haberim var: bu iktidar var olduğu sürece; asla gerçekleşmeyecek. Demokrasi yoksa barış da olamaz. Olsa olsa teslimiyet olur. Ve biliyorum ki, sizler asla teslim olmazsınız.
