Cengiz Uzuner / 07.02.2022
Uzun zamandır ülke çoklu gündem yaşıyor.
Toplumun canını yakan zamlar, işsizlik, hukuksuzluklar gündemden düşmüyor.
Artık iktidar istediği gibi gündem değiştiremiyor.
Covid salgını iki yıldır gündemimizde.
Ölümler her gün artıyor.
Aşısını tamamlayanlar “hafif” atlatıyor.
Tanıdığımız, akrabamız, dostumuz, arkadaşımız çevremizde birçok insan COVİD olmuş durumda.
İktidarın salgına karşı mücadelede yetersizliği biliniyor.
Sağlık emekçilerinin özverili çalışmaları salgının daha da yaygınlaşmasını engelliyor.
Sağlık bakanlığı sürü bağışıklığına razı gibi.
Bütün bunlara karşı toplumun daha duyarlı, dikkatli olmasının önemi açık.
Değişik sektörlerde, farklı bölgelerdeki işçilerin eylemleri yaygınlaşıyor.
İşçi direnişlerinin birbirini tetiklemesi sonucu, işçi sınıfının hem hak ve özgürlükler, hem de örgütlenme konusunda kazımlar elde etmesi hiç de güç değil.
Banabi, Farplas, Scotty, Hepsiburada, Yurtiçi, Trendyol, Digiturk, Çimsataş, Divriği Maden, Uzel, Tüvtürk, Lila Kağıt vb işyerlerinde direnişler sürüyor. Direnişteki işyerlerinin çoğunluğunda sendikanın örgütlü olmadığı bilinen bir gerçek.
Diğer yandan, Doğubeyazıt, Silvan, Kızltepe’de, sahil kasabalarında başlayan elektrik zamlarına karşı eylemler, yürüyüşler İstanbul, Ankara, İzmir gibi büyük kentlere yayılıyor. Birçok yerde “ zamlar geri alınsın” talebi öne çıkarken bazı yerlerde “Faturaları ödemeyeceğiz” şeklinde sürüyor. Önümüzdeki günlerde gerek işçi direnişleri, gerekse zamlara karşı eylemler gündeme damgasını vuracaktır.
Toplumsal muhalefetin böylesine sıcak gündemlerin yaşandığı dönemde toparlanmasının dayanışmayı geliştirmesinin önemi büyük.
Ne demişti şair;
“Tekliyor işte çağın çarkına okuyan çark”
“Ve durdu muydu bir gün bu kör avara kasnak?”
“Hava döndü işçiden, işçiden esiyor yel”
“Hava döndü işçiden, işçiden esiyor yel”