Sinan Kahyaoğlu
GİRİŞ:
Bir yerin adının mutlaka bir anlamı vardır. Bu anlam bazı dönemlerde değişir. Böyle durumlarda o yerin adı da değişir. Ülkemizde en eski devlet Hititlerdir. Hititlerin döneminde ise egemen dil Luvicedir. Bundan dolayı ülkemizdeki yerleşim yerlerinin en eski adları Luviceden gelmedir. Hititlerden sonra sırası ile Frigler, Lidyalılar, Urartular, Persler, Makedonyalılar, Bergamalılar, Romalılar, Bizanslılar ve Osmanlılar egemen olmuşlardır. Dolayısı ile bütün bu devletler döneminde çeşitli yeni yerler kurulmuş ve eski yerlerinde isimleri değiştirilmiştir. Biz Edremit ve çevresinin köylerinin isimleri üzerinde duracağız.
EDREMİT:
Edremit adı üzerinde iki tez vardır. Birisi Luvice Adramut’tan geldiğidir. Bu teze göre Adra (ana tanrıça olan Ma’nın eşi Baştanrı) mut ise vadi demektir. Yani Tanrı vadisi anlamındadır. Günümüzde de Edremit ovasına Edremit çukuru adını verirler. Edremit körfezinden başlayan Edremit ovası Havran’ın Eymir köyü yolunda biter. Oradan Hamas çakılı denilen bir yokuştan sonra Şapçı geçidine gelinir. Burası Kazdağı ile Madra dağının buluştuğu geçit yeridir. Oradan İvrindi ovasına, Ergama geçidi ile Ergama ovasına, oradan Karagedik ile Balıkesir ovasına geçilir. Bundan dolayı bu ovalar sırasının başlangıcı Edremit’tir.
Edremit kaynaklara göre M.Ö.1443 yılında bugünkü Ören’de Thebe kentinin limanı olarak kurulmuştur. Thebe kenti Edremit’in üstünde Eybek dağı eteğinde Kumluca denilen mevkidedir. Bu kent Hititler döneminde kurulmuş bir kenttir. Edremit’te bu kentin limanıdır. Hititler döneminde ise egemen dil Luvicedir. Dolayısı ile Adramut adının doğruluğu buradan anlaşılmaktadır. Bu dönemde Kazdağı’nın adı Maida, karşısındaki dağın adı ise Ma Adra:Madra’dır. Madra Ma’nın eşi Adra’ demektir. Kazdağı ana tanrıça Ma’nın ,karşısındaki eşi Adra’nın dağı anlamındadır. Birisi Ma diğeri Madra dağı.
Başka bir teze göre kentin adı ilk kurulduğunda Pidasos’tur. Bu isim suyu bol ırmak kıyısı anlamındadır. Ören’in yanından Burhaniye çayı denize dökülür. Biraz kuzeyinden ise Havran çayı denize dökülmektedir. Bu ismin Lidyalılar döneminde değiştiği ileri sürülmektedir. Kent Lidyalılar döneminde, Lidya kralı Krezüz’ün kardeşi Adramys tarafından yeniden imar edilmiştir. Bilindiği gibi Lidyalılar parayı bulan ve ticaret ile zenginleşen bir devlettir. Dolayısı ile yeni kurucu anlamında onun adı verilmiştir. Daha sonra bu isim Adramytteion’a dönmüştür. Osmanlılar döneminde ise Edremit olmuştur.
Edremit 1072 yılında Çaka Beyliğine katılmıştır. Bu beyliğin önemli bir limanıdır. Çaka Bey’in 1092 de ölümünden sonra kent tekrar Bizanslıların eline geçmiştir.1095 yılında 1.haçlı seferi sırasında Selçuklular Konya’ya çekilince Marmara bölgesi tekrar Bizanslıların eline geçmiştir. Bizans ele geçirdiği yerleri tekrar yeniden düzenlemiştir. Bizans imparatoru Aleks Kommena ülkeyi yeniden düzenlemek için Antalya’ya vali olarak Eumathios’u atamış. Eumathios Edremit’e geldiğinde kentin çok dağılmış olduğunu görmüş ve 1108 yılında kenti biraz içeri alarak yeniden kurmuş. Bu yeni kent bugünkü yeri olan Akpınar mevkiinde kurulmuş. Liman bölgesinden de ayrılmayanlar olmuş. Böylece iki Edremit ortaya çıkmış. Bir eski Edremit bir yeni Edremit. Romalılar döneminde eski kente Madra dağından su getirmek için kemerler yapılmıştı. Bundan dolayı eski Edremit’in adı su kemerlerinden dolayı Kemer Edremit, yeni Edremit’in adı da sadece Edremit olarak anılmaya başlandı. Osmanlılar döneminde Kemer Edremit’in ardında yeni bir kent kuruldu. Buraya sadece Kemer adı verildi. Eski Edremit’te yıkıntı halinde olduğundan dolayı Ören denildi. Ören’de antik Edremit’in limanı mevcuttur. Bugün Sakarya Üniversitesi kazılar yapmaktadır.
2.abdülhamit döneminde Edremit ve Kemer Edremit adı karıştığından dolayı Kemer Edremit’e 2.Abdülhamit’in oğlu Burhanettin’e izafeten Burhaniye adı verildi. Kemerliler buna itiraz ettiler ama kabul ettiremediler.
EDREMİT’İN KÖYLERİ:
Edremit Osmanlılar döneminde voyvodalık ile idare edilmekte idi. Karesi’ye bağlı bir yerleşimdi. Toprakları verimli olduğundan dolayı genellikle vezirlere has olarak veriliyordu.1843 yılında nahiye merkezi oldu ve voyvodalık sona erdi. İlk nahiye müdürü olarak Karesi Salih Bey atandı. Osmanlı’nın son yıllarında Yenice ve Havran Edremit’e bağlı idi. Yenice 1936 yılında, Havran ise 1956 yılında Edremit’ten ayrıldılar. Böylece Edremit’in toprakları küçüldü, köyleri azaldı. Havran’lı Çanakkale kahramanı Koca Seyit tarihi kayıtlarda Edremitli Koca Seyit diye geçmektedir. Bunun nedeni o dönemde Havran’ın Edremit’e bağlı olmasıdır. Havran ve Yenice ayrılınca Edremit’te toplam 23 köy kalmıştır. Ayrıca Cumhuriyet döneminde de göçebelerin yerleşmeye başlaması ile yeni köyler kurulmuş ve bu köylerin bir kısmı zaman içinde dağılmışlardır. Göçebeler köylerini eski yerleşik köylerin yakınlarına kurmuşlardır. Zaten göçebe dönemlerinde de kışın ihtiyaçlarını karşılamak için bu eski köylerin yakınlarında kışlıklara inmekte idiler. Dolayısı ile yerleşmeleri kışlaklarında kalmaları ile olmuştur. Edremit’in bugün ovada tarım ile uğraşan 3 köyü vardır. Bunlar Çoruk, Çıkrıkçı ve Bostancı’dır.
ÇORUK:
Edremit ile Burhaniye arasındaki ovada Edremit tarafında kurulu bir eski bir köydür. Adını ovada bulunan sivrisineklerin yarattığı hastalıktan dolayı Çoruk olarak almıştır. Çor eski inançlarda hastalık demektir. Köy tarımla geçinir.
ÇIKRIKÇI:
Bu köyde Çoruk’un yanında yer alıp eski köylerdendir. Ovada pamuk ekimi de yapıldığından köy adını ip eğirmekten dolayı Çıkrıkçı olarak almıştır. Hala yoğun tarım yapılmaktadır.
BOSTANCI:
Köy Edremit, Burhaniye ve Havran yollarının kesiştiği yerdedir. Ayrıca yanında bir de kaplıca vardır. Kaplıcanın adı eskiden Derman kaplıcası idi. Şimdi Adramis adını aldı. Köy eski bir köydür. Tarımla uğraşmaktadır. Köyün eski adı Hıristiyanlarda yaşadığından dolayı Frenkköy idi.1916 yılında İttihat ve Terakki Fırkasının isimleri Türkleştirmek çalışmaları ile bostan yetiştirdiğinden dolayı Bostancı’ya çevrildi.1923 yılından sonra gayri müslimler gittiğinden dolayı köye muhacirler yerleştirildi. Bugün Edremit havaalanı bu köyün toprakları üzerine kuruludur. Hava alanı köyün topraklarının çoğunu aldığından dolayı tarım oldukça azalmıştır.
BİLLER:
Bu köy 19.y.y.lın sonunda göçebelerin kurduğu bir yörük köyüdür. Köyü kuran kişi “Benim mezarımı şuraya koyun” demiştir. Yanındakiler “Peki seni nasıl bilsinler” diye sorunca o da ”Beni bilirler” demiştir. Beni bilirler adı zaman içinde Biller’e dönmüştür. Köyün adı 1970’li yıllarda Yaylaönü olarak değiştirilmiştir. Çünkü köy Kumluca yaylasının altındadır.
ÇAMCI:
Bu köy alevi Tahtacı Türkmen köyüdür.1870’li yıllarda önce Edremit yakınındaki Çalılık mevkiine yerleşmişler ama daha sonra bugünkü bulunduğu yere göç etmişlerdir. Adını kurucusu Çamcı dededen alır. Çamcı dede ise adını çam ağacı kesmekten almıştır.
HACIHASANLAR:
Bu köy 19.y.y.içinde bir yörük köyü olarak kurulmuştur. Köyde bazı olaylar olmuş ve bir hacı asılmıştır. Bundan dolayı köy dağılmıştır. Köy dağılınca Çamcı’lı Türkmen köylülerinden bazıları buraya gelerek yerleşmiştir. Böylece köy Türkmen köyü haline gelmiştir. Köyün adı ise Hacıhasanlar olarak değiştirilmiştir. Edremit’in Yaşyer ile beraber en yüksek köyüdür.
YAŞYER:
19.y.y.sonlarına doğru göçebe yörüklerin kurduğu bir köydür. Köyün yanından çok eğimli bir dere geçer. Bundan dolayı bu dereye korkutucu anlamında Salavat deresi derler. Bunun için bu köye de Salavatderesi adı verilmiştir.1916 yılındaki isim değiştirmesinde bu köyün de adı bulunduğu yer bol sulu ,ıslak olduğundan dolayı Yaşyer olarak değiştirilmiştir. Bugün Edremit’te çilekcilik yapılan tek köydür.
DERELİ:
Burası da Edremit’in eski köylerindendir. Yanından Tuğlu dere geçtiğinden dolayı Dereli adı verilmiştir. Köyün yanında eski bir antik kale kalıntısı vardır. Kalıntıya Dereli kalesi adı verilir. Köyün üstünde Tuğludere köyü ile altında Narlı köyü mevcutmuş. Cumhuriyet döneminde bu köyler dağılmış. Bu köylülerin bir kısmı Dereli’ye bir kısmı Edremit’e göçmüş. Edremit’le bu köy arasında Çanlı Baba Bektaşi tekkesi yer alır.1826 yılında kapatılmıştır.1950’li yıllara kadar Edremit’te ahi geleneği olarak kuşat kuşanma törenleri burada yapılmıştır.
KADIKÖY:
Burası eski köylerdendir.2014 yılına kadar belediye teşkilatı vardı. Köyün adı burada Edremit kadısı oturduğundan dolayı verilmiştir. Edremit Çanakkale yolunun üzerinde olup Edremit’e en yakın köydür. Köyün üzerinde Paşa sultan adıyla anılan Kadiri tekkesi kalıntıları vardır.
ORTAOBA:
Bu köy Edremit’in en kalabalık köyüdür. Karadağ sırasının hemen altında yer alır. Köyün biraz doğusunda Paşa Sultan kadiri tekkesi bulunmaktadır. Bu Paşa Sultan tekkesinden dolayı köyün bir adı da Paşadağı’dır. Köy 5 obanın birleşmesi ile oluştuğundan dolayı adı Ortaoba’dır. Köyün altında Aşağı oba, üstünde Yukarı oba, onun üstünde de Karadağ ve İncirli oba bulunmakta idi. Cumhuriyet döneminde bütün bu obalar birleşti ve Ortaoba köyü oluştu. Yörük köyüdür.
ARAPLAR:
Ortaoba’nın altında düzde Edremit Çanakkale yolu üzerindedir. Eski köylerdendir. Tahminimce Araplar sülalesi kurduğundan dolayı adı Araplar olmuştur. Köyün adı 1970’li yıllarda Yolören olarak değiştirilmiştir.
ZEYTİNLİ:
Edremit’in 2014 yılına kadar belediye teşkilatı olan köylerinden birisidir. Kasaba durumundadır. Çok eski köylerdendir. Antik çağda adı Killa olarak geçer. Bu dönemde yerleşim yeri daha yukarıdadır. Avunya ile irtibatlı yol üzerinde olduğundan boğaz anlamında Killa adını almıştır. Bugün bu yol çok işlek değildir. Dağ yoludur. Zeytinli köyü Edremit-Çanakkale yolu üzerinde bulunur. Adını çevresindeki zengin zeytinliklerden alır.
MEHMETALAN:
Yörede eski köylerin başında kurulan göçebelerin köylerine isim olarak aşağıdaki eski köyün başı olarak isim verilmiştir. Örneğin Adatepe, Adatepebaşı, Barla Barlabaşı, Güre, Gürebaşı gibi
Bundan dolayı Mehmetalan, Uçurumoba, ve Beyoba köyleri Zeytinli başı köyleridirler.
Mehmetalan köyü Türkmen köyüdür.19.y.y. sonlarında buraya Mehmet isimli bir Türkmen ve ailesi yerleştiğinden dolayı adını Mehmetalanı olarak almıştır. Yöre Türkmenleri arasında adı Dereoba’sıdır. Çünkü köyün yanından Zeytinli çayı geçer. Köyün hemen altında Türkmen konakları denilen kışlakları vardır. Köy kışlağına kurulmuştur.
UÇURUMOBA:
Zeytinli’nin başında Mehmetalanı köyünün yanındadır. Bir tepe üzerinde olduğundan dolayı köyün adı Uçurumoba olmuştur.1970’li yıllarda adı Pınarbaşı olarak değiştirilmiştir.
BEYOBA:
Burasıda Zeytinli üstünde bir yörük köyüdür. Köy Hasanboğuldu göletinin yanındadır.19.y.y.da kurulmuştur. Köyde yörük beyi yaşadığından dolayı adını Beyoba olarak almıştır. Sabahattin Ali’nin Hasanboğuldu öyküsünde geçen Emine’nin obasının köyüdür.
KIZILKEÇİLİ:
Edremit’in eski köylerindendir. Eskiden Bektaşi imiş. Köy adını köyü kuran Kızılkeçili aşiretinden almış. Sarıkız’ın altında bulunan köydür. Köyün hemen üstünde Hasanboğuldu göleti vardır. Yanından Kızılkeçili çayı akar.
GÜRE:
Eski köylerdendir. Adını yanından çıkan karstik Pınarbaşı kaynağından alır. Kaynak gür aktığından dolayı köye de Güre denmiştir. Pınarbaşı güre çayını oluşturur. Bugün piknik alanıdır.
KAVURMACILAR:
Güre’nin üstünde 19.y.y. sonunda kurulmuş yörük köyüdür. Eski adı Gürebaşı idi. Hayvancılık yaptığından dolayı adı 1916 yılında Kavurmacılar olarak değiştirildi. Sarıkız tepesinin hemen altında bulunur. Bundan dolayı Sarıkız’ı bu köyden kabul etmişlerdir. Bu köylülerde Sarıkız’a çıkıp ziyaret ederler. İki keklik türküsü bu köyden derlenmiştir. Köy 1990’lı yıllarda dağılmıştır. Günümüzde yazlıkçılar yerleşmeye başlamıştır.
YASSIÇALI:
Güre’nin mahallesidir. Batısında yer alır. Türkmen köyüdür.1870’li yıllarda Güre’nin altındaki Şahballı mevkiine kışlakcı inen Türkmenlerin kurduğu bir köydür. Köyün adı yerleşim yerinde bol bulunan yassılmış çalılardan alır.
ÇAMLIBEL:
Eski köylerdendir. Eskiden bugünkü köyün hemen altındaki düzlükte kurulu imiş. Bu dönem adı Lapdüşen imiş. Korsanların baskısından korkup yukarı bugünkü yere çıkmışlar. Fakat evleri acele tahtadan yaptıklarından dolayı adı Tahtaköy olmuş.1972 yılında Çamlıbel olarak değiştirildi. Köyde 1937 yapımı Marmara denizi havuzu bulunur. Köyün üstünde 19.y.y. sonunda kurulmuş ve sonra dağılmış Muratlar köyü kalıntıları ve mezarlığı vardır.
TAHTAKUŞLAR:
Çamlıbel köyünün batısında yer alır.1843 yılında kurulmuş bir Türkmen köyüdür. Adı kurulduğunda kurulduğu mevkiinin adı olan Kuşlarbayırı’dır.1916 yılında Tahtacı Türkmenlerin oturduğunu belgelemek adına adı Tahtakuşlar olarak değiştirilmiştir. Köyde bir müze vardır.
KAVLAKLAR:
Tahtakuşlar köyünün batısında yer alır. Eskiden kasaba imiş. Adı çevrede ağaçların kavlamasından dolayı Kavlaklar olmuş.19.y.y. sonunda köyün Manastır çayı tarafına Türkmenler yerleşmiş ve mahalle olmuşlar. Bu mahalleye Avcılarkuşlar mahallesi adı verilmiş. Mübadeleden sonra köye muhacirler yerleştirilmiş.1937 yılında köy Tahtaköy ile birleştirilerek tüzel kişiliği kaldırılmış. Muhacirler Tahtaköy’e yerleşmişler. Türkmenler köyü terk etmemişler ve Avcılarkuşlar mahallesi olarak yaşamaya başlamışlar. Köy 1950 yılında Tahtakuşlar’a bağlanmış.1962 yılında eski adı olan Kavlaklar ile muhtarlık alarak köy statüsüne geçmiş. Bugün Türkmen köyüdür.
AVCILAR:
Eski köylerdendir. Adını çevrede av hayvanının bol olmasından ve köyde eskiden avcılığın çok olmasından almıştır. Eski antikçağ dağ yolu buradan geçer. Bugün bu yola Evciler-Avcılar yolu denir. Aeneas’ın takip ettiği yoldur. Yol dağda Düden yaylasından geçer.
ARITAŞI:
Avcılar köyünün üstünde bulunan Türkmen köyüdür.19.y.y.sonlarında göçebe yörüklerin kurduğu bir köydür. Köy adını Bir taşta bal arısı peteğinin bulunmasından dolayı almıştır. Köyü kuran yörükler Cumhuriyet döneminde köyden ayrılmışlar ve köy dağılmıştır. Dağılan köye Bayramiç tarafından gelen Türkmenler yerleşmiştir. Önceleri Avcılar köyünün mahallesi iken 1994 yılında muhtarlık alarak köy statüsüne geçmişlerdir. Türkmenler arasında adı Yörük obası’dır.
KIZILÇUKUR:
Avcılar Köyünün üstünde bulunan mahalledir. Türkmenler oturur.20.y.y.başlarında biraz daha yukarılara konan Türkmenler daha sonra Avcılar köyüne biraz daha yaklaşıp buraya konmuşlardır. Adı Türkmenler arasında Poyralı’dır. Poyra yokuş demektir. Kızılçukur adını bulunduğu mevkiiden alır.
ALTINOLUK:
Edremit’in tek nahiyesi idi. Nahiye teşkilatı 2012 yılında kaldırılınca köy statüsüne geçmiştir.1956 yılında belediye teşkilatı kurulmuştu.2014 yılında belediye teşkilatı da kalktı. Eskiden burada 3 kilise ve 3 papaz varmış. Bundan dolayı buraya Papazlık adı verilmiş.1916 yılında isim değişikliği sırasında burada zeytincilik yapıldığından zeytinyağının oluktan altın gibi akmasından dolayı Altınoluk adı verilmiş. Bugün turistik beldedir.
DOYRAN:
19.y.y. sonunda kurulmuş bir Türkmen köyüdür. İskan faaliyetleri sırasında Ayvacık çayı kenarında kayda geçtiklerinden dolayı kışlakları olan buraya yerleşince eski adları olan Şabadan-ı Sani ismini almışlardır.1956 yılında gelen misafirleri doyuran anlamında Doyuran denilmiş. İsim zaman içinde Doyran’a dönmüştür.
NARLI:
Doyran köyünün karşısında eski bir köydür. Adını çevresindeki nar ağaçlarının bolluğundan dolayı almıştır. Narlı köyünün üstünde eskiden bir de Tavşanoba köyü var imiş. Zaman içinde dağılmış. Mezarlığı bulunmaktadır.
Ayrıca Akçay yakınında bulunan Dalyan mevkiinde Atasan adında başka bir köy varmış. Bu köyde zaman içinde dağılmış.
Kaynakça:
Yetkin G._1949-Edremit Tarihinden Yapraklar, Kağıt ve Basım İşleri A. Ş. İst.
Yetkin K.-1952-Edremit Coğrafyasından Yapraklar, Eriş Matbaası,
Umar B.-1993-Türkiye’deki Tarihsel Adlar, İnkılap Kitabevi, İst.
Umar B.-1996-Alexiad, Malazgirt’in Sonrası, İnkılap Kitabevi, İst.